Devlet Tiyatroları Münakaşası İzleyiciyi Soğutuyor, Sanat Zarar Görüyor
Devlet Tiyatroları'nda yaşananlar ile ilgili Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın hamleleri, ardından Devlet Tiyatrosu çalışanlarının toplu istifaları uzun süre gündemde yer tuttu. Devlet Tiyatroları yeni sezonu yeni kadro ile zar zor açtı. Daha önce tiyatroyla yakından ilgili arkadaşlarımdan, bugün bizzat tiyatrodakilerden duyduğum ve gözlemlediğim kadarıyla bu sezon DT için zor geçiyor ve geçecek. Ödüllü bir oyunun bile pek çok izleyiciyi sıkması, arada salonu terk edenlerin normalden fazla olması ve genel beğeninin DT oyunları için düştüğü gibi bir söylenti var. Tabii ki karşılığında alkış almak için terini dökenleri bu düşüşten ayrı tutmak gerekiyor. Fakat böylesi bir istifa silsilesi olmuş ise, doğal olarak yukardan bir baskı ve siyasi bir tercih olduğu yönünde şüpheler artıyor. Halbuki devletin, ne kadar serbest pazar ekonomisinde rekabet olsa da, sunmak zorunda olduğu kamu hizmetleri var. DT'nin performansını düşürerek pek çok seyirciyi tiyatrodan soğutan, bazılarını ise şehir ve belediye tiyatrolarına yönlendiren bu gelişmeler affedilemez. Kamu iradesinin planlı olarak düzenleyemediği bir sistemde, Devlet Tiyatrosu'na gidip canlı performansa 5 YTL bilet ücreti öderken oraya giden toplu taşıma araçlarının eksikliğinden özel aracınızı bıraktığınız otoparka 7-8 YTL ödersiniz. Bu örnek işlerin ne kadar yanlış gidebileceğini özetlemek için yeterli değil mi...
Yorumlar