Uzun Mesafe Tel. İşletmecilerinden Ortak Tavır, TT ve TK Takar mı, Girişim Sonuç Getirir mi

Serbest Telekomünikasyon İşletmecileri Derneği TELKODER üyesi Uzun Mesafe Telefon Hizmeti sunan firmalar bir mütabakata vararak mantıklı düzenlemeler yapılmadıkça B tipi hizmet vermeyeceklerini açıkladı. A, B ve C tipi olarak verilen lisanslarda C giriş seviyesi, daha düşük ücretli hizmetlere giriş olarak nitelendirilebilecekken A ise en kolay kullanılabilen gelişmiş hizmet oluyor denilebilir. C Tipi UMTH ara bağlantı anlaşmazlığı ve sorunlar nedeniyle işletmeciler Ağustos 2004 tarihinden itibaren Türk Telekom (TT) ile C Tipi arabağlantı sözleşmelerini imzalamaya mecbur kalmışlardı. Telekomünikasyon Kurumu (TK) ise uzlaştırma kararını bir yıl sonra Haziran 2005'de verebilmiş uygulama tabii ki daha da gecikmişti.

B tipi hizmet verilebilmesi için TT'nin istekleri bu işletmecileri oldukça zorlayıcı nitelikte, yeni yatırımların bu firmalarca karşılanması, teminat, test ücretleri ve ötesi. Tabii yine anlaşma olmuyor, süreç uzuyor, para kazanamayan işletmeciler yavaşça şartlara boyun eğmeyi bir seçenek olarak düşünmeye başlıyor. Nitekim Koçnet ve Superonline TT ile ara bağlantı sözleşmesini imzalamışlardı. Ama TELKODER üyesi olan bu işletmeciler de vardıkları anlaşma ile, TK kabul edilebilir bir uzlaşma noktası bulana, TT bunları kabul edene kadar B tipi UMTH hizmeti vermeyecekleri, A tipi için de ilerde beraber hareket edeceklerini duyurdular. Tabii bu girişim ne kadar etkili olur göreceğiz, protesto, demokrasi, sivil ve ticari girişim, hak arama, rekabet konusunda sınırlı tecrübesi olan ülkemizde bu mütabakat sonuç getirmeyebilir. TT bu gecikmeden zarar görmeyeceğini düşünür, işletmeciler ise yatırımlarının para kazandırmamasına ne kadar dayanabilir? Umarım bu yöne gidilmez ama C tipi için olanlar hiç de iyi anılar değil.

İşte bu nedenle TT özelleştirmesi o kadar önemli değil, asıl önemli olan TT'nin tekel konumu, pazarın rekabete açılması diye yazdım, başkaları da yazdı. Serbestleşme resmen başlayalı bir hayli süre geçti, durum ortada. Kaybeden ise ülke, kullanıcılar, çünkü tekel yüzünden kaynakların yanlış yerde kullanımı söz konusu...