Niye Web Güncesi Tutmuyoruz? Türkçe İçerik Bloglarla da Artabilir...
Web güncelerinin ya da blogların ortaya çıkış döneminde fazla yazmamış olsam da dev dalga gelmeden bir hayli önce bu yöne ilgi çekmeye çalışmıştım. İnternet'in temellerini atan bazı kişilerin de "asıl şimdi katılımcı bir ortam ortaya çıkmış oldu" demesini sağlayacak kadar önemli olan web günceleri bilgisayar kullanımı tecrübesi çok kısıtlı olanların bile son derece kolay ve çabuk biçimde kişisel yayın yapabilmesini sağlıyor. Web günceleri üzerine okumakta olduğum bir kitap ve araştırmalarım kafamda yeni düşüncelerin şekillenmeye başlamasına neden oldu, bu nedenle önümüzdeki haftalarda çeşitli aralıklarla bu konuyu irdelemek istiyorum.
İlk aklıma takılan ise, dünyada 25 ila 100 milyon arasında olduğu tahmin edilen web güncelerinin neden ülkemizde yaygınlaşmadığı. Okumayı sevmediği, bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olduğu, dinlemeden konuştuğu, okumadan yazdığı iddia edilen Türkler niye istedikleri telden çalabilecekleri kişisel web yayınlarına başlamıyor? Eskiden bir yayını değerlendirirken tasarım ve içerik kriterlerine fazlasıyla önem veriyorduk, ama artık hazır taslaklarla güzel tasarımlardan biri seçiliyor, günceler de zaten nesnel değil öznel yorumlara yatkın olduğundan içerik açısından eleştirilmiyor. Yani web yayını için temel çekincelerden ikisi elenmiş durumda denilebilir.
Bloglar Alemi yaklaşık 350, Blog Kardeşliği ise yaklaşık 1400 günce listeliyor. O zaman kahvelerinde herkesin fikirlerini paylaştığı, azımsanmayacak rakamda halk bilgelerine sahip olduğu düşünülen ülkemiz niye bu kadar az web güncesiyle yetiniyor? Bu ilk sorunu, özellikle dar bir alanda ele almak istiyorum, zira "neden okunmuyor", "günceler kaliteli mi", "içerikleri iyi mi" gibi uzayacak tartışmalar bir yana, neden yazılmıyor da bir o kadar önemli gibime geliyor... Ne düşünüyorsunuz, Bloglar Alemi Forumu'nda tartışalım, ya da buraya yorum ekleyin, veya bana yazın...
Yorumlar